Bu soruya en sık verilen cevap esnemenin alınan oksijen açısından zengin hava ile kandaki oksijen seviyesini artırdığı, böylece uyku halinin ortadan kalkmasına yardımcı olduğudur. Ancak esnemenin kandaki ve beyindeki oksijen seviyesini etkilediğine dair bir kanıt yok.
Son yıllarda yapılan araştırmalar ise esnemenin beyinde sıcaklık düzenleyici etkisi olduğunu gösteriyor. Bu görüşe göre esnemeyle alınan derin nefes -arabalardaki radyatör gibi- beynin soğumasını sağlıyor. Beyin sıcaklığı arttığında burun mukozasındaki kan akışı hızlanır. Esnemeyle alınan hava, burun ve ağız boşluğundan -çeperleri ön beyinle doğrudan bağlantılı olan kan damarı ağlarıyla kaplıdır- geçerken damarlardaki kanın sıcaklığını değiştirir. Böylece beynin soğumasına yardımcı olur. Fareler üzerinde yapılan araştırmada esnemeden önce beyin sıcaklığında artış gözlendiği, sonrasında ise sıcaklığın düştüğü belirlendi. Ancak esnemenin sıcaklık dengeleyici etkisinin ortam sıcaklığının aşırı sıcak ya da aşırı soğuk olmadığı ortalama sıcaklıklarda (yaklaşık 20°C) daha belirgin olduğu anlaşıldı.
Peki neden genellikle uyumadan önce, uyandıktan sonra ya da sıkıldığımız zamanlarda esneriz? Ağırlığı vücut ağırlığının %2’si kadar olan beyin, toplam enerji tüketiminin ise %20’sinden sorumludur. Uyku ve stresin beyin sıcaklığında değişimlere neden olduğu düşünülüyor. Örneğin uykusuzluğun beyin sıcaklığını artırdığı biliniyor. Esnemenin uyku ve yorgunlukla ilişkili olmasının nedeni beyin sıcaklığı üzerindeki etkileri olabilir.
Esneme aynı zamanda bulaşıcı. Başka birinin esnediğine tanık olmak ya da esneme hakkında bir şeyler okumak esnemeyi tetikleyebiliyor. Esnemenin bulaşıcı olmasının empati duygusuyla ilişkili olduğu düşünülüyor. Beyin görüntüleme yöntemleriyle yapılan incelemeler, bulaşıcı esneme esnasında beyinde insanların kendi duygularının ve başka insanların duygularının değerlendirildiği bölgenin etkin olduğunu gösterdi. Esnemenin bulaşıcı olmasının empati ile belirgin bir bağlantısı olmadığına dair çalışmalar da var. Ancak sosyal iletişim becerilerinde bozukluk olan otizmli bireylerde ve şizofreni hastalarında bulaşıcı esnemenin daha az görülmesi, esnemenin bulaşıcı olmasının empati duygusuyla ilişkili olduğu görüşünü destekliyor.
Bu yazı TÜBİTAK Bilim ve Teknik dergisi Haziran 2014 sayısı Merak Ettikleriniz köşesinde yayımlanmıştır.
Kaynak:http://www.bilimgenc.tubitak.gov.tr/makale/neden-esneriz-esneme-neden-bulasicidir